Bu çiçek aranjmanını seviyorum.
- I love this floral arrangement.
Jane çiçek aranjmanı ile ilgileniyor.
- Jane is interested in flower arrangement.
Emily, çay töreni ve çiçek düzenlemesi ile çok ilgileniyor.
- Emily is very interested in tea ceremony and flower arrangement.
Parti için düzenlemelerle ilgileneceğiz.
- I'll see to the arrangements for the party.
Ken'ichi tarafından yapılan düzenlemeler sayesinde, kadınlar kasaba civarında çalışmak için değişik yerler buldu.
- Thanks to the arrangements made by Ken'ichi, the women found various places to work around town.
Emily, çay töreni ve çiçek düzenlemesi ile çok ilgileniyor.
- Emily is very interested in tea ceremony and flower arrangement.
Onlarla önceden hazırlıklar yapmalıyız.
- We must make arrangements with them beforehand.
If one raises the bar too high—seeking, say, civil harmony and unity rather than the possibility of working and shifting consenses and a comingling of pluralities and commonalities—religious differences are always going to be problematic at best.
... LISTEN, WE GOTTA COME TO SOME SORT OF AN AGREEMENT ABOUT THIS SPACE. ...
... PRESIDENT OBAMA: I suspect it'll be a small agreement. ...