Erken yatıp ve erken kalkmak, bir adamı sağlıklı, varlıklı ve bilge yapar.
 - Early to bed and early to rise, makes a man healthy, wealthy and wise.
O görünüşte varlıklı fakat gerçekte değildir.
 - He is wealthy in appearance but not in reality.
Zenginlik ve şöhret umurumda değil.
 - I don't care for wealth and fame.
Onların büyük zenginliklerine rağmen, onlar mutlu değil.
 - Despite their great wealth, they are not happy.
Bütün servetini kaybetti.
 - He lost all his riches.
Dünyadaki en zengin üç kişi, 48 en fakir ulustan daha çok serveti kontrol ediyor.
 - The three richest people in the world control more wealth than the poorest 48 nations.
Japon edebiyatı güzelliği ve zenginliklerine rağmen, şimdiye kadar batıda yetersiz olarak bilinmektedir.
 - Japanese literature, in spite of its beauty and riches, is as yet inadequately known in the West.
Brezilya çok zengindir; onun zenginliği çok büyüktür; kahve onun en büyük zenginliklerinden biridir.
 - Brazil is very rich; its richness is immense; coffee is one of its greatest riches.