They sat under a tree.
- Bir ağacın altına oturdular.
Is the cat on the chair or under the chair?
- Kedi, sandalyenin üstünde mi yoksa altında mı?
A triangle has three angles, and a hexagon has six angles.
- Bir üçgenin üç açısı ve altıgenin altı açısı vardır.
Benzene molecules are hexagonal in shape.
- Benzen molekülleri altıgen şeklindedirler.
Ten, eleven, twelve, thirteen, fourteen, fifteen, sixteen, seventeen, eighteen, nineteen, twenty.
- On, on bir, on iki, on üç, on dört, on beş, on altı, on yedi, on sekiz, on dokuz, yirmi.
One, two, three, four, five, six, seven, eight, nine, ten.
- Bir, iki, üç, dört, beş, altı, yedi, sekiz, dokuz, on.
I am sixteen years old.
- Ben on altı yaşındayım.
The vote took place on May sixteenth.
- Oylama on altı Mayıs günü gerçekleşti.
The workers flip the curds to drain excess whey.
The hospital for this Mars colony is underground.
- Bu Mars kolonisinin hastanesi yer altındadır.
Some built houses partly underground.
- Bazıları kısmen yer altında evler yaptı.
I perspired under my armpits.
- Benim koltuk altım terledi.
She shaved her armpits.
- O, koltuk altını tıraş etti.