تعريف all over the map في الإنجليزية التركية القاموس.
- Her yerde, haritadaki her yerde
- (deyim) Sık görülen, sık rastlanan
- everywhere
- her yer
Ona her yerde baktılar, ama hiçbir yerde bulamadılar.
-They looked everywhere for him, but couldn't find him anywhere.
Ayırdedilebilir bir işlev her yerde süreklidir.
-A function that is differentiable everywhere is continuous.
- everywhere
- her tarafta
Her tarafta insanlar var.
-We have people everywhere.
- everywhere
- her taraf
Her tarafta insanlar var.
-We have people everywhere.
Her tarafım kaşınıyor.
-I feel itchy everywhere.
- everywhere
- her yerde
Ona her yerde baktılar, ama hiçbir yerde bulamadılar.
-They looked everywhere for him, but couldn't find him anywhere.
O, mükemmel bir bilim adamıdır, bu itibarla her yerde tanınır.
-She is an excellent scholar, and is recognized everywhere as such.
- everywhere
- ıf.her yerde: prep.her yer
- everywhere
- dağ taş
- everywhere
- sağda solda
- everywhere
- her yere
Her yere baktım fakat Tom'u bulamadım.
-I looked everywhere, but I couldn't find Tom.
Köpeğim her yere benimle birlikte gider.
-My dog goes everywhere with me.
- all over the
- tüm
Şubelerimiz tüm ülke çapında uzanır.
-Our branches extend all over the country.
Tüm Dünyada ünlü oldu.
-He became famous all over the world.
- all over the
- bütün
İngilizce bütün ülkede yayıldı.
-English has spread all over the country.
Lincoln'un hayatı bütün dünyada çocuklar tarafından okunur.
-The life of Lincoln is read by children all over the world.
المصطلحات ذات الصلة
تعريف all over the map في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- In widely scattered directions; in a widely varying manner
I hit it all over the map,” Anderson joked.
- Widely scattered or distributed; numerous and differing greatly
The Kip Hanrahan Band, which opened the concert, is after its own ambitious American-Latin fusion, with internationalist rhythms, introspective lyrics and musicians from all over the map.
- (deyim) Marked by a high degree of variation
- everywhere
- in a state of disorder