Az önce söylediklerime ilave etmek istediğin bir şey var mı?
- Is there anything you want to add to what I just said?
Ona ekleyecek bir şeyim yok.
- I have nothing to add to that.
Hala bu açıklamaya eklenecek bir şey var mı?
- Is there still something to add to his explanation?
İlave etmek istediğin bir şey var mı?
- Is there anything you'd like to add?
Az önce söylediklerime ilave etmek istediğin bir şey var mı?
- Is there anything you want to add to what I just said?
Sayıları toplamak çok mutlu edicidir.
- Adding up numbers is very uplifting.
Hesap makinesi kullanarak sayıları toplamak kolaydır.
- It is easy to add numbers using a calculator.
Hesap makinesi kullanarak sayıları toplamak kolaydır.
- It is easy to add numbers using a calculator.
Çocuk nasıl toplama yapılacağını bile bilmiyor.
- The child does not even know how to add.
Açılış konuşması tek başına bir saat sürdü.
- The opening address alone lasted one hour.
O yakında tekrar yazacağını mektubunda ekledi.
- She added in her letter that she would write again soon.
Bir terimin birleşik anlamından dolayı, bir niteleyicinin kullanımı benzemeyen örnekleri engeller.
- An application of a qualifier precludes non-partaking instances from the compound meaning of a term.
Söylediklerime bir şey eklemek ister misin?
- Would you like to add anything to what I've said?
10'a 5 eklemek kolaydır.
- It is easy to add 5 to 10.
Farklı dillerde bir sürü cümle ekleyebilirim.
- I can add many sentences in different languages.
Biraz daha biber ekle.
- Add a little more pepper.
Katılımcıların başkalarına saygılı cümleler eklemeleri gerekir.
- Contributors should add sentences that are respectful of others.
Üçe üç eklerseniz, altı elde edersiniz.
- If you add 3 to 3, you get 6.
O, sadece ateşe yakıt ekler.
- It only adds fuel to the fire.
They launched a mortar strike on a UN compound.
Bir yorum eklediniz, çeviri değil. Çeviri eklemek için, cümle üzerindeki «あ→а» simgesine tıklatın.
- You have added a comment, not a translation. To add a translation, click on the «あ→а» icon above the sentence.
10'a 5 eklemek kolaydır.
- It is easy to add 5 to 10.
Araştırmalar, temel barınma ve gıda ihtiyaçları karşılanır karşılanmaz, ilave zenginliğin mutluluğa çok az şey kattığını gösteriyor.
- Studies show that once the basic needs of shelter and food are met, additional wealth adds very little to happiness.
Lütfen biraz daha kahve ilave et.
- Please add more coffee.
After engaging the boss for one minute, two adds will arrive from the back and must be dealt with.
He added that he would willingly consent to the entire abolition of the tax. - William Macaulay.
I will add to your yoke. - 1 Kings 12:14.
As easily as he can add together the ideas of two days or two years. - John Locke.
... And I would add to what Raghav said, that print is the only ...
... sure that this doesn't add to the deficit and he's going to cut middleclass taxes. ...