accurately, competently

listen to the pronunciation of accurately, competently
الإنجليزية - التركية
doğru, yetkin
well
{f} fışkırmak
well
şey!

Bizimle her şey iyidir. - Everything is well with us.

Bir şeye odaklan ve onu iyi yap. - Focus on one thing and do it well.

well
hokka
well
haklı olarak
well
boşluk
well
fışkırıp akmak
well
su kuyusu
well
yerinde

Dediklerine göre ev sahibinin zamanında hali vakti yerindeymiş. - They say the landlord used to be well off.

O günlerde ailemin hali vakti yerindeydi. - My family was well off in those days.

well
{ü} öyleyse

Öyleyse, birisinin hatasını düzeltmekte geç kalmak diye bir şey yoktur. - Well, there's no such thing as being too late to correct one's faults.

Pekala, bunu sen yapmadıysan, öyleyse kim yaptı? - Well, if you didn't do it, then who did?

well
iyice

Ellerinizi iyice yıkayın - Wash your hands well.

O, Japonya tarihine iyice aşina oldu. - He got well acquainted with the history of Japan.

well
elverişli
well
{ü} Pekâlâ!/Ya!/Hayret!/Olur şey değil!/Sahi!/Eh!/Haydi!
well
(Askeri) HAVA ÖNLEMESİNDE "BELİRTİLEN CİHAZLAR İYİ ÇALIŞIYOR " ANLAMINDA BİR KOD
well
sıhhatli
well
tamamen

Tom sorunun tamamen farkındadır. - Tom is well aware of the problem.

Onun ailesi tamamen çok iyidir. - His family are all very well.

well
z. (bet.ter, best)
well
{s} iyi durumda

O bu işe başladığından beri oldukça iyi durumda. - He has been well off since he started this job.

Tom hâlâ iyi durumda. - Tom is still doing well.

well
sıhhatça iyi
well
{i} kuyu: artesian well artezyen kuyusu, artezyen. oil well petrol kuyusu
well
{ü} peki

Peki, beni ikna ettiniz. - Well, you've convinced me.

Peki, hangi sporları seversin? - Well, what sports do you like?

الإنجليزية - الإنجليزية
well
accurately, competently
المفضلات