Mağaza, kadınlar için pahalı aksesuarlar satar.
- The shop sells expensive accessories for women.
Ben aksesuarlar olmadan çıplak hissediyorum.
- I feel naked without accessories.
Ben aksesuarlar olmadan çıplak hissediyorum.
- I feel naked without accessories.
Mağaza, kadınlar için pahalı aksesuarlar satar.
- The shop sells expensive accessories for women.
Ne zaman bir kaza olsa doktorların aradığı ilk şey hasta hakkında bazı bilgiler sağlayan bir bilezik, bir kolye, veya bir aksesuardır.
- Whenever an accident happens, the first thing the doctors look for is a bracelet, a necklace, or some accessory that can provide some information about the patient.
Bit yardımcı olman gerekiyor.
- You're supposed to be an accessory.
Soygunun suç ortağı olarak tutuklandı.
- He was arrested as an accessory to the robbery.
Ona cinayet silahını satman onun karısın öldürmek için seni suç ortağı yapar.
- Having sold him the murder weapon makes you an accessory to uxoricide.
The aspect and accessories of a den of banditti.
... >>Lady Gaga: Please leave all fashion accessories. ...
... of accessories, and think of Android as the operating system for your home. ...