a watch light

listen to the pronunciation of a watch light
الإنجليزية - التركية

تعريف a watch light في الإنجليزية التركية القاموس.

watch
{f} bakmak

Biz hangi programın açık olduğuna bakmaksızın televizyon izlemeye eğilimliyiz. - We are apt to watch television, irrespective of what program is on.

watch
{f} gözlemek
watch
{i} dikkat etme

Tom sizin için dikkat etmemi istedi. - Tom told me to watch out for you.

Onunla konuşurken lisanına dikkat etmelisin. - You should watch your language when you talk to her.

watch
tarassut etmek
watch
nezaret etmek
watch
(Bilgisayar) gözle

Bir gün hayatın gözlerinin önünde hızla akıp gidecektir. Emin ol, izlemeye değer. - One day your life will flash before your eyes. Make sure it's worth watching.

Kuş gözlemciliği güzel bir hobi. - Bird watching is a nice hobby.

watch
(Askeri) gemilerde beklenen nöbet
watch
(Askeri) vardıya
watch
-e göz kulak olmak
watch
gözetleme
watch
{f} izle

Babam genellikle akşam yemeğinden sonra televizyon izler. - My father usually watches television after dinner.

Code Lyoko'yu izlemeyi seviyorum. - I like watching Code Lyoko.

a light
ışık
watch light
izlemek ışık
watch
{f} kollamak
watch
{i} gözetleme, tarassut
watch
(Askeri) GÖREV SÜRESİ: Bak. "tour of duty"
watch
{f} gözetlemek
watch
{i} nöbetçilik, nöbet tutma
watch
{i} nöbet yeri/süresi
watch
{i} gözaltı
watch
{i} kol saati; cep saati
watch
{f} yolunu gözlemek
الإنجليزية - الإنجليزية
watch-
watch
a watch light
المفضلات