a tidal bore

listen to the pronunciation of a tidal bore
الإنجليزية - التركية

تعريف a tidal bore في الإنجليزية التركية القاموس.

eager
istekli

Kızı onunla birlikte herhangi bir yere gitmeye isteklidir. - His daughter is eager to go with him anywhere.

Onun konuşması sırasında öğrenciler istekli olarak dinlediler. - The pupils listened eagerly during his speech.

eager
(sıfat) hevesli, gayretli, istekli, sabırsız, ateşli
eager
isteklenmek
eager
arzulu/hevesli
eager
can atan
eager
hevesli

Kızı onunla her yere gitmeye hevesli. - His daughter is eager to go with him anywhere.

Ken hevesli bir öğrenci. - Ken is an eager student.

eager
sabırsız

Boston'u ziyaret etmek için sabırsızlanıyorum. - I'm eager to visit Boston.

Tom Mary'yi görmek için sabırsızlanıyordu. - Tom was eager to see Mary.

tidal bore
med cezir deliği
tidal bore
med cezır deliği
eager
eagerly şiddetli arzuyla
eager
arzulu
eager
eagerness şevk istek
eager
büyük şevkle
eager
canlılık
eager
arzu
eager
{s} ateşli
eager
sabırsızlıkla
eager
eager beaver vazifesine fazlasıyla bağlı olan kimse
tidal bore
(Askeri) gel-git oyuğu
الإنجليزية - الإنجليزية
eager
eagre
tidal bore
A wave, in the form of a wall of water, formed by an incoming tide funneling into an estuary
a bore
fuddy-duddy
a bore
stuffed shirt
tidal bore
a high wave (often dangerous) caused by tidal flow (as by colliding tidal currents or in a narrow estuary)
a tidal bore

    الواصلة

    a tid·al bore

    التركية النطق

    ı taydıl bôr

    النطق

    /ə ˈtīdəl ˈbôr/ /ə ˈtaɪdəl ˈbɔːr/
المفضلات