a thrust; a punch; a poke; as, a dig in the side or the ribs

listen to the pronunciation of a thrust; a punch; a poke; as, a dig in the side or the ribs
الإنجليزية - التركية

تعريف a thrust; a punch; a poke; as, a dig in the side or the ribs في الإنجليزية التركية القاموس.

dig
kazmak

Bir aydır bir damla yağmur düşmedi. Bu yüzden bir kuyu kazmak zorunda kaldılar. - Not a drop of rain fell for a month, so they had to dig a well.

Daha derine kazmak zorundasın. - You have to dig deeper.

dig
{i} kazma

Ben bir çukur kazmanı istiyorum. - I want you to dig a hole.

Çocuklar kumda çukur kazmayı severler. - Children love to dig in the sand.

dig
{i} taş

Savaş tutuklusu kendini büyük bir onurla taşıdı. - The prisoner of war bore himself with great dignity.

dig
{i} kazı

O, kendi mezarını kazıyor. - He is digging his own grave.

Yerden kir kazıyabilirsin. - You can dig dirt from the ground.

dig
beğenmek
dig
idrak etmek
dig
(Jeoloji) sıyırmak
dig
{f} (dug, --ging)
dig
dürtme
dig
anlamak
dig
kazı yeri
dig
iğneli laf
dig
kazı yapm

Kazı yapmak zor iştir. - Digging is hard work.

dig
{f} deşmek
dig
toprağı bellemek
dig
{f} dürtmek
dig
(isim) kazı, kazma, dürtme; iğneleme; taş; lojman, yurt
dig
{f} kazı yapmak

Kazı yapmak zor iştir. - Digging is hard work.

dig
{f} mahmuzlamak
الإنجليزية - الإنجليزية
dig
a thrust; a punch; a poke; as, a dig in the side or the ribs
المفضلات