Telgrafı ne zaman aldın?
- When did you receive the telegram?
O, bana acil bir telgraf gönderdi.
- She sent me an urgent telegram.
Tüm kasaba kablolu TV'ye sahip.
- The whole town has cable TV.
Ağ televizyonda kullanılan saygısız dil küçük çocuklu ebeveynlerin kabloluya abone olmayı istememelerine sebep oluyor.
- The profane language used on network television makes many parents with young children not want to subscribe to cable.
Elektrik kabloları bakırdan yapılmıştır.
- Electricity cables are made of copper.
Elektrikçi önümüzdeki hafta gelip bu kabloyu onaracak.
- The electrician will come and fix the cable next week.