الإنجليزية - التركية
تعريف a strip of material wrapped around things to hold them together في الإنجليزية التركية القاموس.
- band
- {i} bando
Tom o zaman o bandoyu hiç duymadı bile.
-Tom had never even heard of that band at that time.
Askeri bando üyeleri çok mutlu görünüyordu.
-The brass band members looked very happy.
- band
- {i} takım
- band
- {f} şerit yapmak
- band
- sürü
Festivalde bir sürü büyük gruplar vardı.
-There were a lot of great bands at the festival.
Bir sürü paket lastiğim var.
-I have lots of rubber bands.
- band
- birleşmek
- band
- saz takımı
- band
- grup
Bir grup kentin içinden geçit açtı.
-A band led the parade through the city.
Gelmiş geçmiş en iyi grup olmak nasıl bir duygu?
-How does it feel to be the best band ever?
- band
- kuşak
- band
- bant
Bu hizmeti kullanmak için yeterli bant genişliğine sahip değiliz.
-We don't have enough bandwidth to use that service.
- band
- türküm
- band
- (together ile) birleşmek
- band
- {i} şerit
- band
- {i} frekans bandı
- band
- çizgi
- band
- (İnşaat) aralık, bant
- band
- {i} şerit, bant, kurdele; kolan; sargı
- band
- {i} takım, zümre
- band
- {i} şarkı (plâk)
- band
- çizgilerle süslemek
- band
- {f} bağlamak
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف a strip of material wrapped around things to hold them together في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- band
a strip of material wrapped around things to hold them together
الواصلة
a strip of ma·te·ri·al wrapped a·round things to hold them to·geth·erالتركية النطق
ı strîp ıv mıtîriıl räpt ıraun thîngz tı hōld dhım tıgedhırالنطق
/ə ˈstrəp əv məˈtərēəl ˈrapt ərˈoun ˈᴛʜəɴɢz tə ˈhōld ᴛʜəm təˈgeᴛʜər/ /ə ˈstrɪp əv məˈtɪriːəl ˈræpt ɜrˈaʊn ˈθɪŋz tə ˈhoʊld ðəm təˈɡɛðɜr/
Resimler
المفضلات