Şimdi sıcaklık sıfırın altında on derece.
- It is ten degrees below zero now.
Termometre 15 derecede durdu.
- The thermometer stood at 15 degrees.
Onun büyük babası yüksek rütbeli bir askerdi.
- His grandfather was a soldier of high degree.
Senin bir mezuniyet diploman var.
- You have a bachelor's degree.
Mary diplomasını haziranda alacak.
- Mary will get her degree in June.
Ben bir lisans derecesi aldım.
- I earned a bachelor's degree.
Matematikte yüksek lisans derecem var.
- I have a master's degree in mathematics.