a small number of things or people

listen to the pronunciation of a small number of things or people
الإنجليزية - التركية

تعريف a small number of things or people في الإنجليزية التركية القاموس.

few
birkaç

Aç olamazsın. Birkaç dakika önce abur cubur yedin. - You can't be hungry. You had a snack a few minutes ago.

Birkaç gün içinde araba sürebileceksin. - You'll be able to drive a car in a few days.

few
{s} az
a number of
bir kaç
few
{s} kıt
few
{i} az miktar

Birkaç yıl önce, bizim odanın içinde az miktarda mobilya vardı. - A few years ago, our room had little furniture in it.

a number of
birtakım

Birtakım nüfuz sahibi arkadaşlarım var. - I have a number of influential friends.

Tom, kendi veda yemeğinde birtakım müstehcen espriler yaptı ve bazı meslektaşları bundan rencide oldu. - Tom told a number of off-colour jokes at his farewell dinner, and some of his colleagues were offended.

few
bazıları

Amerika Birleşik Devletleri dünyadaki en modern silahlardan bazılarına sahip olmasına rağmen, çok az sayıda savaş kazandı. - Although the United States has some of the most modern weapons in the world, it has won very few wars.

few
(Meteoroloji) az bulutlu
a number of
birkaç

Tom birkaç yıl önce öldü. - Tom died a number of years ago.

Tom ve Mary birkaç kez birlikte yüzmeye gittiler. - Tom and Mary have gone swimming together a number of times.

few
birkaç kişi/şey/tane
a number of
Bir dizi

Fadıl, Leyla'dan bir dizi mektup aldı. - Fadil received a number of letters from Layla.

O, bir dizi heyecanlı dedektif hikâyesi yazdı. - He has written a number of exciting detective stories.

a number of
bir miktar

Meclis üyesi bir miktar tartışmalı önerge sundu. - The councilor tabled a number of controversial motions.

Tom'un bilgisayarı çöktü ve o bir miktar önemli belgeleri kaybetti. - Tom's computer crashed and he lost a number of important documents.

few
{s} azıcık
few
(Askeri) (RAID SIZE) AZ (TAARRUZ SIRASINDA): Hava önlemesinde yedi veya daha az sayıda uçak kullanılması. Ayrıca bakınız: "many (raid size) "
few
a few birkaç
few
(isim) az miktar
few
a man of few words az konuşan adam
few
a few of his friends dostlarından bazıları
few
quite a few birçok
few
every few days birkaç gündenot a few pek de az değil
few
birçok

Birçok insanın iki arabası var. - Quite a few people have two cars.

Sepette birçok çürük elmalar vardı. - There were quite a few rotten apples in the basket.

few
some few birkaç
الإنجليزية - الإنجليزية
few
a number of
Several of

I spoke with a number of them about it.

a number of
Several

A number of people have commented on it.

a number of
several, numerous, many
small number of
few, small amount of, small quantity of
a small number of things or people

    الواصلة

    a small num·ber of things or peo·ple

    التركية النطق

    ı smôl nʌmbır ıv thîngz ır pipıl

    النطق

    /ə ˈsmôl ˈnəmbər əv ˈᴛʜəɴɢz ər ˈpēpəl/ /ə ˈsmɔːl ˈnʌmbɜr əv ˈθɪŋz ɜr ˈpiːpəl/
المفضلات