Mary'nin ona ne söylemesi gerektiği hakkında bir ipucu yoktur.
- Mary doesn't have a clue about what she should say to him.
Soruna herhangi bir ipucu buldun mu?
- Have you found any clues to the problem?
Pilot onun bir UFO olabileceğini ima etti.
- The pilot hinted that it might be a UFO.
Konuşmacı siyasi dünyadaki yozlaşmayı ima etti.
- The speaker hinted at corruption in the political world.