Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

a setting upon with violence, an attack

listen to the pronunciation of a setting upon with violence, an attack
الإنجليزية - التركية

تعريف a setting upon with violence, an attack في الإنجليزية التركية القاموس.

aggression
{i} saldırganlık

Özgüven ve saldırganlık arasında ince bir çizgi vardır. - There's a fine line between assertiveness and aggression.

Saldırganlık doğal mı, yoksa öğrenilir mi? - Is aggression natural, or is it learned?

aggression
mütecaviz aggressor mütecaviz saldırgan kimse veya memleket
aggression
{i} tecâvüz
aggression
(Politika, Siyaset) saldırma
aggression
aşındırma
aggression
taarruz
aggression
nedensiz kavga
aggression
saldırı

Ükemizi yabancı saldırısından korumak zorundayız. - We have to defend our country from the foreign aggression.

Saldırı tüm bu gereksiz hakaretler tarafından kışkırtıldı. - The aggression was provoked by all those gratuitous insults.

aggression
çatışma
aggression
{i} hücum
aggression
(Askeri) SALDIRI, TECAVÜZ: Bir anlaşmazlığın hakem yoluyla halline yanaşmayan tarafın, harbe götüren bir saldırı harekatı
aggression
(Biyoloji) agresyon
aggression
nonaggression saldırmazlık ademi tecavüz aggressive saldırgan
aggression
(Tıp) Düşmanlık veya saldırganlık ifade eden davranış
الإنجليزية - الإنجليزية
{n} aggression