الإنجليزية - التركية
تعريف a saying, deed, or example, worthy of record في الإنجليزية التركية القاموس.
- monument
- {i} abide
Bu abide ülkeleri için hayatlarını veren askerlere adandı.
-This monument is dedicated to the soldiers who gave their lives to their country.
- monument
- {i} anıt
Büyük filozofun şerefine muazzam bir anıt dikildi.
-An immense monument was erected in honor of the eminent philosopher.
Askerler bir barış anıtı diktiler.
-The soldiers have erected a peace monument.
- monument
- {i} eser
Evimiz tarihi bir yapıdır ve koruma altındaki bir eser olarak listelenmiştir.
-Our house is a historic building and is listed as a protected monument.
- monument
- heybetli
- monument
- muazzam
Büyük filozofun şerefine muazzam bir anıt dikildi.
-An immense monument was erected in honor of the eminent philosopher.
- monument
- olağanüstü eser
- monument
- dev yapıt
- monument
- (Askeri) SINIR TAŞI: Bir sınırı tespit veya bir yeri göstermek üzere dikilen taş veya sabit bir cisim
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف a saying, deed, or example, worthy of record في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- monument
a saying, deed, or example, worthy of record
الواصلة
a saying, deed, or example, wor·thy of rec·ordالنطق
Resimler
المفضلات