a quick escape away from a scene

listen to the pronunciation of a quick escape away from a scene
الإنجليزية - التركية

تعريف a quick escape away from a scene في الإنجليزية التركية القاموس.

runner
{i} atlet

Biz Afrikalılar mükemmel atlet ve koşucularız. - We Africans are excellent athletes and runners.

O elinden geleni yaptı ama kısa sürede böyle bir hızlı atlet ile rekabet edemeyeceğini gördü. - He did his best but soon saw that he could not compete with such a fast runner.

runner
(Askeri) yaya haberci
runner
(Ticaret) müteahhit
runner
(Ticaret) akar
runner
ayakçı
runner
kirişleme
runner
kızak demiri
runner
{i} haberci
runner
{i} (Botanik) sürüngen sap
runner
{i} koşucu

Jane iyi bir koşucu olmasa da, o çok hızlı yüzebilir. - Though Jane is not a good runner, she can swim very fast.

Bu kuşlar iyi uçmaz ama harika koşuculardır. - These birds don’t fly well but they are excellent runners.

runner
{i} İng., k.dili. çalıfasulyesi
runner
{i} palanga ipi
runner
{i} yol halısı
runner
ray/filiz/ulak/koşucu
runner
(isim) koşucu, atlet, yarışçı, yarış atı, ulak, haberci, çığırtkan, dağıtıcı, kaçakçı, ray, çark, saban demiri, palanga ipi
runner
{i} ayak işlerini yapan kimse, ayakçı
runner
{i} dağıtıcı
runner
yerde kökler salarak uzanan bitki veya bu bitkinin sapı
runner
{i} çığırtkan
الإنجليزية - الإنجليزية
runner
a quick escape away from a scene

    الواصلة

    a quick es·cape a·way from a scene

    التركية النطق

    ı kwîk îskeyp ıwey fırm ı sin

    النطق

    /ə ˈkwək əˈskāp əˈwā fərm ə ˈsēn/ /ə ˈkwɪk ɪˈskeɪp əˈweɪ fɜrm ə ˈsiːn/
المفضلات