a proposal or suggestion looking to action or progress; esp

listen to the pronunciation of a proposal or suggestion looking to action or progress; esp
الإنجليزية - التركية

تعريف a proposal or suggestion looking to action or progress; esp في الإنجليزية التركية القاموس.

motion
hareket

Adam hareketsiz yatıyordu. - The man lay motionless.

Gezegenimiz, Dünya, her zaman hareket halindedir. - Our planet, Earth, is always in motion.

motion
kımıltı
motion
yer değiştirme
motion
işaret etmek
motion
işaret

Onun oturması için ona işaret ettim. - I motioned for her to sit down.

Kenara çekilmem için polis bana işaret etti. - The patrolman motioned me to pull over.

motion
çalışma
motion
(Kanun) Dava taraflarından herhangi birinin lehlerine bir emredici karar (order) verilmesi için Yüksek Mahkemeye yaptıkları Müracaat Dilekçesi. Motion of dismiss - red kararı verilme dilekçesi
motion
(Avrupa Birliği) önerge, teklif
motion
{i} hareket, devinim
motion
hareket,v.hareket ettir: n.hareket
motion
devinme
motion
in motion hareket halinde
motion
(isim) hareket, devinim, önerge, teklif
motion
talep
motion
hâkime arzolunan teklif
motion
(fiil) el ile işaret etmek
motion
el ile işaret etmek
motion
güdü
الإنجليزية - الإنجليزية
motion
a proposal or suggestion looking to action or progress; esp
المفضلات