الإنجليزية - التركية
تعريف a producing of effects, agency, act في الإنجليزية التركية القاموس.
- efficiency
- (Askeri) EHLİYET, KİFAYET, VERİM, VERİM ORANI
- efficiency
- liyakat
- efficiency
- {i} yeterlik
- efficiency
- ehliyet
- efficiency
- verim
Düzenlemeler verimliliğe zarar verir.
-Regulations harm efficiency.
Amerika genelinde aileler ve şirketler daha az maliyet ve çevreye yardımcı yollarla ENERGY STAR yardımıyla evlerinin ve işletmelerinin enerji verimliliği geliştiriyorlar.
-Families and companies across America are improving the energy efficiency of their homes and businesses with help from ENERGY STAR in ways that cost less and help the environment.
- efficiency
- etkinlik
- efficiency
- (isim) etkinlik, işgüzarlık, yeterlik, yetenek, verim, etki, rasyonellik
- efficiency
- {i} yetenek
- efficiency
- {i} etki
- efficiency
- kabiliyet derecesi
- efficiency
- kifayet
- efficiency
- verim,verimlilik
- efficiency
- Etkenlik
- efficiency
- randıman oranı
- efficiency
- {i} rasyonellik
- efficiency
- tesir
- efficiency
- yapılan işe veya kullanılan enerjiye göre verim oranı
- efficiency
- (Nükleer Bilimler) (counters) verim (sayıcılarda)
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف a producing of effects, agency, act في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- {n} efficiency
a producing of effects, agency, act
الواصلة
a pro·du·cing of effects, agency, actالنطق
Resimler
المفضلات