a preventive measure, a warning

listen to the pronunciation of a preventive measure, a warning
الإنجليزية - التركية

تعريف a preventive measure, a warning في الإنجليزية التركية القاموس.

precaution
önlem

İhtiyati önlemler gereksizdi. - Precautionary measures were unnecessary.

Onlar yıkıcı kayıpları önlemek için küresel önlemlerin güçlendirilmesinin önemini doğruladılar. - They confirmed the importance of strengthening global precautions in order to prevent devastating losses.

precaution
{i} tedbir

O akıllıca bir tedbirdi. - It was a wise precaution.

Her türlü tedbir alındı. - Every precaution has been taken.

precaution
ihtiyatlı
precaution
önceden alınan tedbir
precaution
(Askeri) uyarı
precaution
(Askeri) İHTİYAT ÖN TEDBİR
precaution
precautionary ihtiyat kabilinden
precaution
{i} ihtiyat

İhtiyati önlemler gereksizdi. - Precautionary measures were unnecessary.

Onu içeriye sokmamak için, ihtiyati tedbirler almak zorunda kaldım. - I would have to take precautionary steps to keep him out.

precaution
precautioustedbirli
precaution
ihtiyat kabilinden
الإنجليزية - الإنجليزية
{n} precaution
a preventive measure, a warning
المفضلات