a place (literal or metaphoric) in the middle of something

listen to the pronunciation of a place (literal or metaphoric) in the middle of something
الإنجليزية - التركية

تعريف a place (literal or metaphoric) in the middle of something في الإنجليزية التركية القاموس.

midst
in the midst of ortasında
midst
{i} orta

Tom felaketin ortasında her zaman hakkında gülecek bir şey bulan kişi türüdür. - Tom is the kind of person that, in the midst of disaster, always finds something to laugh about.

Ruhun karanlık gecesi hayatın ortasındaki ölümdür. - The dark night of the soul is death in the midst of life.

midst
ortasında

Konuşmasının ortasında bayıldı. - He fainted in the midst of his speech.

Hediyen bir çölün ortasındaki bir vahanın keşfi gibiydi. - Your gift was like discovery of an oasis in the midst of a desert.

midst
(edat) orta
midst
{i} orta yer
midst
arasında
midst
{i} edat ortasında
midst
in our midst aramızda
الإنجليزية - الإنجليزية
midst
a place (literal or metaphoric) in the middle of something
المفضلات