John cebinden bir anahtar çıkardı.
- John took a key out of his pocket.
Kaç tane anahtar? Pepperberg sordu.
- How many keys? asked Pepperberg.
Tom anahtarı cebine koydu.
- Tom put the key into his pocket.
Tom anahtarı cebine koydu.
- Tom put the key in his pocket.
Tom kız kardeşine bir parça kek kesti.
- Tom cut his sister a piece of cake.
Bana bir parça bilgi getirdi.
- He brought me a piece of information.