a piece of rolling stock used to convey passengers

listen to the pronunciation of a piece of rolling stock used to convey passengers
الإنجليزية - التركية

تعريف a piece of rolling stock used to convey passengers في الإنجليزية التركية القاموس.

carriage
makinenin oynak parçası
carriage
(Ticaret) taşıma ücreti
carriage
(Bilgisayar) kayarga
carriage
at arabası
carriage
nakliye
carriage
araba

O senin at araban mı? - Is that your carriage?

Prenses saat tam dokuzda dört atlı arabasıyla geldi. - Precisely at nine o'clock came the Princess in the carriage with four horses.

carriage
vagon

O, vagona girmek istedi. - She wanted to enter the carriage.

Yolcu vagonlarının yerini otomobiller aldı. - Automobiles replaced carriages.

carriage
yürüyüş biçimi
a piece of
bir parça

Bana bir parça bilgi getirdi. - He brought me a piece of information.

Benim bir zarfa, bir parça kağıda ve kurşun kaleme ya da bir dolma kaleme ihtiyacım var. - I need an envelope, a piece of paper, and a pencil or a pen.

carriage
bir makinanın diğer kısımları taşıyan parçası
carriage
{i} tavır
carriage
(İnşaat) taşıyıcı

Bunlar birinci sınıf taşıyıcılar değil. - These are not first-class carriages.

carriage
{i} nakliye ücreti
carriage
şaryo
carriage
{i} duruş, duruş biçimi
carriage
{i} navlun
carriage
(Askeri) KUNDAK: bkz: "gun carriage"
carriage
{i} nakliye, taşıma
carriage
{i} taşıyıcı alttakım
الإنجليزية - الإنجليزية
carriage
a piece of rolling stock used to convey passengers

    الواصلة

    a piece of roll·ing stock used to con·vey passengers

    التركية النطق

    ı pis ıv rōlîng stäk yuzd tı kınvey päsıncırz

    النطق

    /ə ˈpēs əv ˈrōləɴɢ ˈstäk ˈyo͞ozd tə kənˈvā ˈpasənʤərz/ /ə ˈpiːs əv ˈroʊlɪŋ ˈstɑːk ˈjuːzd tə kənˈveɪ ˈpæsənʤɜrz/
المفضلات