a person who follows or serves another

listen to the pronunciation of a person who follows or serves another
الإنجليزية - التركية

تعريف a person who follows or serves another في الإنجليزية التركية القاموس.

planet
{i} gezegen

Benim çok eğitimli annem az önce bize dokuz gezegeni gösterdi. - My very educated mother just showed us nine planets.

Neptün, güneş sisteminin sekizinci gezegenidir. - Neptune is the eighth planet of the solar system.

satellite
uydu

Yapay uydu yörüngesine fırlatıldı. - The artificial satellite was launched into the orbit.

Uydu, ay etrafında yörüngede. - The satellite is in orbit around the moon.

satellite
(Askeri) UYDU, PEYK: Bir başka cismin çevresinde dönen, tabi durumdaki bir cisim. Bak. "center of mass"
satellite
satellit
satellite
(Tıp) Kendisinden daha büyük oluşuma bağlı olarak hareket gösteren veya ona eşlik eden aynı cinsten daha küçük oluşum, peyk, satelit
satellite
bağımlı ülke
planet
seyyare
planet
{i} planet
satellite
satelit
satellite
büyük bir kimsenin peşinde dolaşan kimse
satellite
yapay uydu

İnsanoğlunun uzaya yolculuğu 1957'de Sovyetler Birliği'nin ilk yapay uydu Sputnik'i fırlattığında başladı. - Mankind's journey into space began in 1957 when the Soviet Union launched Sputnik, the first artificial satellite.

Bugün yapay uydularımız dünya çevresinde dönüyor. - Today our artificial satellites are revolving around the earth.

satellite
{i} peyk
satellite
(Tıp) Ana kromozom'a, sap şeklinde ince uzantı ile tutunmuş küçük kromozom parçası
الإنجليزية - الإنجليزية
satellite
planet
a person who follows or serves another

    الواصلة

    a per·son who follows or serves an·oth·er

    التركية النطق

    ı pırsın hu fälōz ır sırvz ınʌdhır

    النطق

    /ə ˈpərsən ˈho͞o ˈfälōz ər ˈsərvz əˈnəᴛʜər/ /ə ˈpɜrsən ˈhuː ˈfɑːloʊz ɜr ˈsɜrvz əˈnʌðɜr/
المفضلات