Hawaii'e giderken, bu kayık motorunun yarı yolda bozulmayacağını umalım.
- Let's hope this boat engine doesn't give up the ghost when we're halfway to Hawaii.
Motor çalışırken hissettim.
- I felt the engine running.
Trenin iki tane lokomotifi var.
- The train has two engines.
İtfaiye arabası yolda.
- The fire engine is on its way.
Oradaki insanlar itfaiye arabasına yol açtı.
- The people there made way for the fire engine.
Oğlumun bir makine mühendisi olmasını istiyorum.
- I want my son to become a mechanical engineer.
Uzun düşündükten sonra, Beth makine mühendisliği konusunda uzmanlaşmaya karar verdi.
- After long consideration, Beth decided to major in mechanical engineering.