Kovulma korkusundan kimse işvereni ile çelişmeye cüret edemez.
- No one dares to contradict his employer for fear of being fired.
Kız işverenin parasını aşırdı.
- The girl made off with her employer's money.
Biz bir konferansta eski patronumuzu gördük.
- We saw our former employer at a conference.
Patronu ile tartıştı ve kovuldu.
- He had words with his employer and was fired.