Cumhuriyetçi Parti'de faaliyet gösterdi.
- He became active in the Republican Party.
Fadıl, Facebook'ta faaldir.
- Fadil is active on Facebook.
Yetmişinde hâlâ aktif.
- At seventy, he is still active.
Ek olarak yaşlılar birbirleriyle sosyalleşebilsin ve Amerikan hayatının aktif üyeleri olarak kalabilsinler diye birçok topluluk kurulmuştur.
- In addition many groups have been formed so that the elderly can socialize with one another and remain active participants in American life.
Borsa çok hareketlidir.
- The stock market is very active.
Liisa aktif ve enerjik bir genç kadın.
- Liisa is an active and energetic young woman.