O pantolonunu ütületti mi?
- Did he have his trousers pressed?
O, temiz pantolon giydi.
- He put on clean trousers.
Babam bana bir çift eldiven aldı.
- Father bought me a pair of gloves.
Annem bana kendi yapımı bir çift eldiven verdi.
- My mother gave me a pair of gloves of her own making.