İki düzine kalem satın aldım.
- I bought two dozen pencils.
Bunlar benim kalemlerim.
- These are my pencils.
Bana başka bir kurşunkalem alabilir misin?
- Can you get me another pencil?
O bana bir kurşunkalem verdi.
- She gave me a pencil.
Tom elinde bir boya fırçası vardı.
- Tom had a paintbrush in his hand.
Tom boya fırçasını yere koydu.
- Tom set down his paintbrush.
Tom elinde bir boya fırçası vardı.
- Tom had a paintbrush in his hand.
Tom boya fırçasını yere koydu.
- Tom set down his paintbrush.
Bir kurşun kalemin var mı?
- Do you have a pencil?
Birisi kurşun kalemimi çaldı.
- Someone has walked off with my pencil.