a negotiator who settles disputes

listen to the pronunciation of a negotiator who settles disputes
الإنجليزية - التركية

تعريف a negotiator who settles disputes في الإنجليزية التركية القاموس.

settler
{i} yeni yere yerleşen kimse
settler
yerleşimci

Yerleşimciler ülkelerinden kovuldular. - Settlers were forced off their land.

Yerleşimciler kızıl derililerin yardımını kabul etti. - The settlers accepted the Indians' help.

settler
yerleşen
settler
yeni bir yere gidip yerleşen kimse
settler
göçmen

Göçmenler vadideki toprağın verimli olduğunu öğrendiler. - The settlers learned that the land in the valley was fertile.

Yerli nüfus göçmenlere karşı silaha sarıldı. - The indigenous population took up arms against the settlers.

settler
{i} son darbe
settler
{i} iskân edilen bir yere yerleşen/yerleştirilen kimse
settler
göçmen/yerleşimci
settler
{i} susturan cevap
settler
{i} son söz
الإنجليزية - الإنجليزية
settler
a negotiator who settles disputes

    الواصلة

    a ne·go·ti·a·tor who settles disputes

    التركية النطق

    ı nıgōşieytır hu setılz dîspyuts

    النطق

    /ə nəˈgōsʜēˌātər ˈho͞o ˈsetəlz dəˈspyo͞ots/ /ə nəˈɡoʊʃiːˌeɪtɜr ˈhuː ˈsɛtəlz dɪˈspjuːts/
المفضلات