الإنجليزية - التركية
تعريف a miniature representation of في الإنجليزية التركية القاموس.
- model
- model
- model
- manken
Hem Tom hem de Mary mankenlik yapıyor.
-Both Tom and Mary work as models.
Bir manken olduğunu bilmeliydim.
-I should've known you were a model.
- model
- meşk
- model
- misal
- model
- eşantiyon
- model
- kalıbını çıkarmak
- model
- tip
- model
- {i} numune
- model
- {i} örnek
Meryem her zaman örnek bir öğrenci oldu.
-Mary has always been a model student.
Adamı örnek bir beyefendi olarak tanımladı.
-He described the man as a model gentleman.
- model
- {s} örnek olan
- model
- örnek tutulacak kimse
- model
- modelini yapmak
- model
- model modellik yap/yap
- model
- {f} --ed/--led
- model
- {i} güz. san. model
- model
- {f} örneğe göre yapmak
- model
- örnek tutulmaya lâyık
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف a miniature representation of في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- model
a miniature representation of
الواصلة
a min·ia·ture rep·re·sen·ta·tion ofالتركية النطق
ı mîniıçûr reprızenteyşın ıvالنطق
/ə ˈmənēəˌʧo͝or ˌreprəzenˈtāsʜən əv/ /ə ˈmɪniːəˌʧʊr ˌrɛprəzɛnˈteɪʃən əv/
Resimler
المفضلات