a meeting or an assembly of persons, esp

listen to the pronunciation of a meeting or an assembly of persons, esp
الإنجليزية - التركية

تعريف a meeting or an assembly of persons, esp في الإنجليزية التركية القاموس.

convention
{i} gelenek, âdet
convention
{i} kongre

Ben genellikle eğlenmek için konser ya da kongrelere giderim. - I usually go to concerts or conventions for fun.

Her zaman ölmeden önce bir Esperanto kongresi görmek istedim. - I always wanted to see an Esperanto convention before I die.

convention
(Politika, Siyaset) sözleşme (uluslararası)
convention
toplantı/görgü/anlaşma
convention
{i} adet
convention
(Kanun) akit
convention
(Ticaret) antlaşma
convention
görenek
convention
uylaşım
convention
uzlaşma
convention
anlaşma
convention
toplanma
convention
toplantı

Onlar özel bir toplantıya çağırdılar. - They called a special convention.

convention
eğilim
convention
conventioneer delege
convention
(Askeri) SÖZLEŞME, MUKAVELE: Genel bir tatbikat maksadı güderek hukuki iktisadi kültürel ve teknik konularda akdedilmiş mutabakatlara denir
convention
kabul edilen düzen
convention
{i} kongre; konvansiyon
convention
{i} toplama
الإنجليزية - الإنجليزية
convention
a meeting or an assembly of persons, esp
المفضلات