Biz senin kan basıncını ölçmek istiyoruz.
- We want to measure your blood pressure.
Halı almadan önce odayı ölçmek zorunda kalacağız.
- We'll have to measure the room before we buy the rug.
Yunanistan mali sisteminin çökmesini önlemek için radikal tedbirler alıyor.
- Greece is taking radical measures to prevent a collapse of its financial system.
Önleyici tedbirler gerçek tedaviden çok daha etkilidir.
- Preventive measures are much more effective than the actual treatment.
Biz trafik kazalarını önlemek için gerekli önlemleri almamız gerekir.
- We must take measures to prevent traffic accidents.
Sert zamanlar sert önlemler gerektirir.
- Drastic times call for drastic measures.
Biz öğrencilerin giriş sınavındaki başarılarından büyük ölçüde sorumluyuz.
- We are, in large measure, responsible for students' success in the entrance exam.
Lütfen ölçünüzü almak için bana izin verin.
- Please allow me to measure you.
O sadece beklenen kriterlere uymuyor.
- He just doesn't measure up.
Zamanın ölçüsü nedir?
- What are the measures of time?
Biz öğrencilerin giriş sınavındaki başarılarından büyük ölçüde sorumluyuz.
- We are, in large measure, responsible for students' success in the entrance exam.
Enflasyonun başka dönemini önlemek için bir önlem olarak, bizim hükümet faiz oranlarını yükseltti.
- As a measure to prevent another period of inflation, our government has jacked up interest rates.
Nispi nem oranını ölçmek için, bir psikrometre kullanabilirsiniz.
- You can use a psychrometer to measure relative humidity.
Tom, inatçı olmasına rağmen, büyük fıçı ölçü birimi yerine, mantıklı olan metrik sistemi değiştirmeyi reddediyordu.
- Tom, stubborn as he was, refused to change to the sensible metric system, preferring to measure volume in hogsheads instead.
Acre bir ölçü birimidir; Akra, Gana'nın başkentidir ve Acre, bir Brezilya eyaletidir.
- An acre is a unit of measurement; Accra, the capital of Ghana, and Acre, a Brazilian state.
Harvard'ın bilim adamları, çocuk sahibi olan veya olmayan 58 bekâr ve evli erkek tükürüğündeki erkek hormon miktarını ölçtü.
- Harvard scientists have measured the amount of male hormone in the saliva of 58 single and married men with or without children.
Pek çok kent yöneticilerinin uyguladığı kemer sıkma politikası son derece sevimsizdir.
- The austerity measures that many city governments have implemented are hugely unpopular.
Ölçümler hassas olmalı.
- The measurements need to be precise.
Uluslararası Sun-Earth Explorer 3 uzay gemisi kuyruklu yıldız Giacobini-Zinner'in kuyruğu boyunca uçarken 11 Eylül 1985'te ilk doğrudan kuyruklu yıldız ölçümleri yaptı.
- The International Sun-Earth Explorer 3 (ISEE-3) spacecraft made the first ever direct cometary measurements on September 11, 1985 as it flew through the tail of Comet Giacobini-Zinner.
Pek çok kent yöneticilerinin uyguladığı kemer sıkma politikası son derece sevimsizdir.
- The austerity measures that many city governments have implemented are hugely unpopular.
He took drastic measures to halt inflation.
Can we this quote? The unwise man never knows the measure of his stomach. — from the Hávamál.
... It needs to be both, because you can actually measure ...
... to really accept that there isn't an objective measure ...