الإنجليزية - التركية
تعريف a male homosexual في الإنجليزية التركية القاموس.
- iron
- {f} ütülemek
Tüm gömleklerinizi ütülemek birkaç saatimi aldı.
-It took me several hours to iron all your shirts.
Onların işi giysileri ütülemek.
-Their job is to iron clothes.
- iron
- {i} demir
Altın, demirden daha fazla çeker.
-Gold weighs more than iron.
Altın demirden daha ağırdır.
-Gold is heavier than iron.
- iron
- {i} ütü
Bu kumaş iyi ütülenir.
-This cloth irons well.
Gömleğin ütülenmesi gerekiyor.
-The shirt needs ironing.
- iron
- {s} demirden yapılmış
Bizim çit demirden yapılmıştır.
-Our fence is made of iron.
Köprü demirden yapılmış.
-This bridge is made of iron.
- iron
- maden üçlü golf sopası
- iron
- {s} sıkı
Tom'un Mary'nin cinayet gecesi için sıkı bir mazereti var.
-Tom has an ironclad alibi for the night of Mary's murder.
- iron
- {i} golf sopası
- iron
- demir gibi
- iron
- merhametsiz
- iron
- demir şurubu
- iron
- zalim
- iron
- {i} zincir
- iron
- {f} zincire vurmak
- iron
- {i} maden uçlu golf sopası
- iron
- sabit
- iron
- {f} prangalamak
- iron
- {f} demir kaplamak
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف a male homosexual في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- iron
- pooftah
- mary
- fruitcake
- faggot
- sodomite
- fag
- buttfucker
- arse bandit
- knob jockey
- fudge packer
- mollying-bitch
- mollying-cull
- A homosexual
- flit
- A homosexual
- moffie
- a homosexual
- uranist
المصطلحات ذات الصلة
a male homosexual
الواصلة
a male ho·mo·sex·u·alالتركية النطق
ı meyl hōmōsekşıwılالنطق
/ə ˈmāl ˌhōmōˈseksʜəwəl/ /ə ˈmeɪl ˌhoʊmoʊˈsɛkʃəwəl/
Resimler
المفضلات