a large pack or bale, a thing or charge made for packing

listen to the pronunciation of a large pack or bale, a thing or charge made for packing
الإنجليزية - التركية

تعريف a large pack or bale, a thing or charge made for packing في الإنجليزية التركية القاموس.

package
{f} paketlemek
package
{i} koli

Koliniz geldiğinde sizi arayacağız. - We'll call you when your package arrives.

Merhaba. Merhaba, ben Tom. Sipariş etmiş olduğum koli için arıyorum. - Hello. Hi, this is Tom. I'm calling about the package I ordered.

package
{i} paket

Tom paketi sardı ve iplerle bağladı. - Tom wrapped the package and tied it with strings.

Tom paketi Mary'nin evine zaten teslim etti. - Tom has already delivered the package to Mary's house.

package
ambalaj

Talimatlar ambalaj üzerindedir. - The instructions are on the package.

package
{i} paket program
package
(Askeri) AMBALAJ; PAKETLEME; PAKET HALİNE KOYMA: Eşyayı sararak, paket yaparak veya sandığa yerleştirerek taşınır hale koyma işi
package
paket,v.paketle: n.paket
package
sarmalama
package
(Bilgisayar) sarmalaç
package
bohça
package
package deal takımı ile alışveriş
package
denk balama
package
paket etme
package
paketle

Bu paketleri kısa bir süreliğine bırakmak istiyorum. - I want to leave these packages for a while.

Şu paketleri bir yere koyuver. - Just put those packages anywhere.

package
{f} ambalajlamak
الإنجليزية - الإنجليزية
{n} package
a large pack or bale, a thing or charge made for packing
المفضلات