Tom bir hamburger ve patates kızartması sipariş etti.
- Tom ordered a burger and fries.
Daha az hamburger yemen, galiba daha sağlıklı olurdu.
- If you ate fewer burgers, you'd probably be healthier.
I'm going to make you into hamburger if you do that again.
Let's go get a burger.
- Bir hamburger almaya gidelim.
Tom has a part-time job at a burger joint.
- Tom'un hamburger lokantasında yarım zamanlı bir işi var.