a geographical area where a certain commercial demand exist

listen to the pronunciation of a geographical area where a certain commercial demand exist
الإنجليزية - التركية

تعريف a geographical area where a certain commercial demand exist في الإنجليزية التركية القاموس.

market
piyasa

Bu yaz transfer piyasası her zamankinden daha heyecan verici olacak. - This summer the transfer market will be more exciting than ever.

Onlar altın piyasasını kontrol altına almaya çalıştılar. - They tried to take control of the gold market.

market
çarşı

Çarşıdaki bir arkadaş, sandıktaki paradan daha iyidir. - A friend in the market is better than money in the chest.

market
pazar

Düşen faiz oranları otomobil pazarını canlandırdı. - Falling interest rates have stimulated the automobile market.

Pazarın daha zengin sektörü için çok sayıda firma yarışıyor. - Many firms are competing for the wealthier segment of the market.

market
(Ticaret) alışveriş etmek
market
(Ticaret) alışveriş

Alışverişe kim gider? - Who goes to the market?

Çocuklar için alışveriş yapmıyoruz. - We don't market to children.

market
satışa çıkarmak
market
borsa

O, borsada bir servet kaybetti. - He lost a fortune in the stock market.

New York'ta Ekim 1987 borsa krizi hâlâ etkili bir şekilde hatırlanmaktadır. - The stock market crash of October 1987 in New York is still vividly remembered.

market
talep
market
satmak

O, satmak için sığır besler. - He breeds cattle for market.

market
{f} pazarla

İhracat pazarlarında rekabet gücünün güçlendirilmesi acil bir ihtiyaçtır. - The strengthening of competitiveness on export markets is an urgent need.

İthalatlar için pazarlar geliştirmek için epeyce çaba sarfedilmektedir. - Many efforts have been make to develop market for imports.

market
market town içinde pazar kurulan ka
market
{i} panayır
market
{f} çarşıda alışveriş etmek
market
market place pazar yeri
market
{f} alışveriş yapmak
الإنجليزية - الإنجليزية
market

Foreign markets were lost as our currency rose versus their valuta.

a geographical area where a certain commercial demand exist

    الواصلة

    a ge·o·gra·phi·cal ar·e·a where a cer·tain com·mer·cial de·mand ex·ist

    التركية النطق

    ı ciıgräfîkıl eriı hwer ı sırtın kımırşıl dîmänd îgzîst

    النطق

    /ə ˌʤēəˈgrafəkəl ˈerēə ˈhwer ə ˈsərtən kəˈmərsʜəl dəˈmand əgˈzəst/ /ə ˌʤiːəˈɡræfɪkəl ˈɛriːə ˈhwɛr ə ˈsɜrtən kəˈmɜrʃəl dɪˈmænd ɪɡˈzɪst/
المفضلات