a deviation from a plan or procedure

listen to the pronunciation of a deviation from a plan or procedure
الإنجليزية - التركية

تعريف a deviation from a plan or procedure في الإنجليزية التركية القاموس.

departure
kalkış

Trenin kalkışı ertelenecek. - The train's departure will be delayed.

O, kalkış için hazırlandı. - He got ready for departure.

departure
{i} ayrılış

Tom ayrılışını üç gün erteledi. - Tom postponed his departure for three days.

Odalar, ayrılış gününde saat on bire kadar boş bırakılmalıydı. - Rooms should be left vacant by eleven a.m. on the day of departure.

departure
kıpırdatma
departure
(Havacılık) havalanma
departure
kımıldatma
departure
vücudu oynatma
departure
gidiş

Gidişini ertelemeye karar verdi. - He decided to postpone his departure.

Gidişini Pazara kadar erteledi. - He put off his departure till Sunday.

departure
hareket

Çim'de, hareket istasyonuna gitmek ve tren biletleri orada almak zorundasın. - In China, you have to go to the departure station and buy train tickets there.

departure
{i} gidiş, ayrılış, terk
departure
{i} sapma, ayrılma
departure
kalkış yenilik
departure
{i} vazgeçme
departure
(isim) ayrılış, kalkış, ayrılma, gidiş, yola çıkma; geri çekilme; sapma; yenilik, başlangıç; ölüm
departure
{i} ölüm
departure
bir geminin yola çıkmadan evvelki boylam ve enlem derecesi
departure
{i} yenilik
departure
{i} hareket etme, kalkış
departure
den bir geminin doğuya veya batıya doğru kestiği mesafe
الإنجليزية - الإنجليزية
departure
a deviation from a plan or procedure

    الواصلة

    a de·vi·a·tion from a plan or pro·ce·dure

    التركية النطق

    ı divieyşın fırm ı plän ır prōsicır

    النطق

    /ə ˌdēvēˈāsʜən fərm ə ˈplan ər prōˈsēʤər/ /ə ˌdiːviːˈeɪʃən fɜrm ə ˈplæn ɜr proʊˈsiːʤɜr/
المفضلات