Sami çimlerine manikür yapmaktan hoşlandı.
- Sami liked to manicure his lawn.
En son ne zaman manikür yaptırdın?
- When was the last time you got a manicure?
Benim bir yüz, bir manikür ve bir pedikürüm var.
- I got a facial, a manicure and a pedicure.
Mary mükemmel şekilde manikürlü tırnaklarını saçının içinden geçirdi.
- Mary ran her perfectly manicured nails through her hair.