Tom, Mary ve diğer üç arkadaşı ile daireyi paylaştı.
- Tom shared the apartment with Mary and three other friends.
O, gerçek bir daire değildir.
- It isn't a real apartment.
Bu kompartımanda hala ücretsiz bir koltuk var mı, lütfen?
- Is there still a free seat in this compartment, please?
Eski püskü kompartıman boş kaldı.
- The shabby compartment remained vacant.
Büro çekmecesinin birçok bölümü var.
- The bureau drawer has several compartments.
Ne oldu? Tüm apartman dairesinde su var.
- What happened? There's water in the whole apartment.
Bir apartman dairesinde yaşıyorum.
- I live in an apartment.
Gizli bölmeyi oldukça kazara buldum.
- I found the secret compartment quite by accident.
RMS Titanik 16 tane su geçirmez bölmeye ayrıldı.
- The R.M.S. Titanic was divided into 16 watertight compartments.
Bu bir sigara- içilmez kompartmanıdır.
- This is a non-smoking compartment.
Tom tek yatak odalı bir apartmanda yaşadı.
- Tom lived in a one-bedroom apartment.
Yaşlı adam üç odalı bir apartmanda yaşıyordu.
- The old man lived in the three-room apartment.
O, bir apartman dairesinde tek başına yaşıyor.
- He lives alone in an apartment.
Ne oldu? Tüm apartman dairesinde su var.
- What happened? There's water in the whole apartment.
Tom harita için torpido gözünü aradı.
- Tom searched the glove compartment for a map.
Tom torpido gözünü açtı ve ruhsatın eksik olduğunu fark etti.
- Tom opened the glove compartment and noticed the registration was missing.