الإنجليزية - التركية
تعريف a beast of burden, particularly a donkey في الإنجليزية التركية القاموس.
- ass
- {i} göt (Argo)
- ass
- {i} popo
Popona tekme atacağım!
-I'm going to kick your ass!
Yaşam bir zebra gibidir; beyaz şerit, siyah şerit ve en sonunda popo.
-Life is like a zebra; white stripe, black stripe, and the ass at the end.
- ass
- {i} kıç (argo)
- ass
- {i} dangalak
- ass
- {i} eşek herif (Argo)
- ass
- {i} eşek (Argo)
- ass
- {i} kaba kıç, makat
- ass
- {i} ahmak
- ass
- eşek
O proje üzerinde eşek gibi çalıştım.
-I worked my ass off on that project.
- ass
- salak
- ass
- aptal
Çabuk buraya gel, seni aptal!
-Get your ass over here, you idiot!
- ass
- göt
Seni götkafa olarak gördüğüm için kusura bakma, ama senin ne olduğun için düşündüğüm bu.
-Excuse me if I call you an asshole, but that's what I think you are.
Bütün saygımla, Sayın Başkan, sen bir götsün!
-With all due respect, Mr. President, you are an asshole!
- ass
- {i} kaba büzük, anüs
- ass
- merkep
- ass
- kaba et wild ass dağ kulanı
- ass
- aptal veya budala kimse
- ass
- zool Asinus onager
- ass
- eşek/popo
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف a beast of burden, particularly a donkey في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- ass
a beast of burden, particularly a donkey
الواصلة
a beast of burden, par·ti·cu·lar·ly a don·keyالنطق
Resimler
المفضلات