a ball of gas which radiates energy

listen to the pronunciation of a ball of gas which radiates energy
الإنجليزية - التركية

تعريف a ball of gas which radiates energy في الإنجليزية التركية القاموس.

star
yıldız

En parlak olanı şu küçük yıldızdır. - That small star is the brightest.

Gökyüzünde görülen çok sayıda yıldızlar vardı. - There were several stars to be seen in the sky.

star
{f} yıldız olmak
star
baş rolü oynamak
star
star
star
{f} yıldız koy

Tom Noel ağacının üzerine bir yıldız koydu. - Tom put a star on top of the Christmas tree.

star
talih
star
{f} -in yanına yıldız işareti koymak
star
yıldız koyarak işaret etmek
star
yıldıza ait
star
(Tıp) Yıldız şeklinde organ, yıldız, stella
star
yıldızla işaretli
star
önemli

Biz başlamadan önce bu işin ne kadar önemli olduğu hakkında birkaç söz söylemek istiyorum. - Before we get started, I'd just like to say a few words about how important this job is.

Onu ne kadar çok teşvik ettiğim önemli değil, O, görev üzerinde çalışmaya başlamayı reddediyor. - No matter how much I prod her, she refuses to start working on the assignment.

star
{i} sin., tiy., müz. yıldız, star: She's become a movie s(Tarih) Sinema yıldızı oldu
star
başrolde göstermek
star
{f} (belirli bir filmin) yıldızı olmak: This film stars Charlie Chaplin. Bu filmin
star
{i} yıldız,yıldız
star
parlak

En parlak olanı şu küçük yıldızdır. - That small star is the brightest.

Bu gece yıldızlar parlak şekilde parlıyor. - The stars are shining brightly tonight.

star
{f} başrolde oynamak
star
(isim) yıldız, star, şans
الإنجليزية - الإنجليزية
star
a ball of gas which radiates energy

    الواصلة

    a Ball of gas which radiates en·er·gy

    التركية النطق

    ı bôl ıv gäs hwîç reydieyts enırci

    النطق

    /ə ˈbôl əv ˈgas ˈhwəʧ ˈrādēˌāts ˈenərʤē/ /ə ˈbɔːl əv ˈɡæs ˈhwɪʧ ˈreɪdiːˌeɪts ˈɛnɜrʤiː/
المفضلات