O bir fabrikada çalışıyor.
- He works in a factory.
Tom büyük bir fabrika için çalışıyor.
- Tom works for a large factory.
Bu kitap şairin en iyi çalışmalarından biridir.
- This book is one of the poet's best works.
Onun çalışmalarından hiçbirini görmedim.
- I have seen neither of his works.
Bilgisayarlar gerçekten edebi eserleri çevirebilir mi?
- Can computers actually translate literary works?
Bu kitap şairin en iyi eserlerinden biridir.
- This book is one of the poet's best works.
O bir sıhhi tesisat şirketi için çalışıyor.
- He works for a plumbing company.
Beton karma tesisi sadece şantiyeden bir mil uzakta.
- The concrete mixing plant is just a mile from the worksite.
Boş eller internetin atölyesidir.
- Idle hands are the Internet's workshop.
Ben atölyede çalışıyorum.
- I am working at the workshop.
Ben işlerin kontrolünü aldım.
- I got control of the works.
O sadece ev işlerini çekip çevirmiyor, aynı zamanda bir okul öğretmeni olarak da çalışıyor.
- Not only does she keep house, but she also works as a school teacher.
Tom evinin yakınındaki bir spor salonunda egzersiz yapıyor.
- Tom works out in a gym near his house.
Öğretmenlik yapıyor ama aslında bir vampir.
- He works as a teacher, but actually he's a vampire.
O, eniyi bu işi yapar.
- He works best at this job.
İlacın nasıl işe yaradığını öğreneceğim.
- I will find out how the medicine works.