(of pain or sorrow) made easier to bear

listen to the pronunciation of (of pain or sorrow) made easier to bear
الإنجليزية - التركية

تعريف (of pain or sorrow) made easier to bear في الإنجليزية التركية القاموس.

relieved
rahatlamış

Uçağım güvenle indiğinde rahatlamış hissettim. - I felt relieved when my plane landed safely.

Tom onu duyduğuna rahatlamıştı. - Tom was relieved to hear that.

relieved
hafiflemek
relieved
içi rahat etmek
relieved
müsterih
relieved
içine sinmek
relieved
ferah
relieved
{f} sıkıntısını hafiflet
relieved
ferahlamış
relieved
rahat

Söylemek istediğim her şeyi söyledikten sonra oldukça rahatlamış hissettim. - I felt quite relieved after I had said all I wanted to say.

John'un ebeveynleri uçağın zamanında geldiğini duydukları için rahatlamış gibi görünüyorlardı. - John's parents seemed relieved to hear that his plane was on time.

relieved
yatışmış
alleviated
teskin etti
relieved
sıkıntısını hafiflet(mek)
alleviated
teskin et
relieved
kurtar/hafiflet
الإنجليزية - الإنجليزية
eased
alleviated
relieved