(kritische) besprechung

listen to the pronunciation of (kritische) besprechung
الإنجليزية - التركية

تعريف (kritische) besprechung في الإنجليزية التركية القاموس.

review
{i} yeniden inceleme
review
{i} eleştiri yazısı

Ben o kitap için bir eleştiri yazısı yazacağım. - I will write a review of that book.

review
{i} eleştiri

Film karışık eleştiriler aldı. - The film received mixed reviews.

The New York Times onun galerisini her zaman eleştirir. - The New York Times reviews her gallery all the time.

review
(Ticaret) bir daha gözden geçirme
review
muhasebesini yapmak
review
yeniden gözatmak
review
(Arılık) bir daha incelemek
review
tekrar gözden geçirme
review
eleştiri yazmak
review
bir daha gözden geçirmek
review
gözden geçir

Tom yaklaşan testi gözden geçirmek için biraz ekstra zaman kullanabilirdi. - Tom could use a little extra time to review for the upcoming test.

Davayı gözden geçirmemiz gerekir. - We need to review the case.

review
(isim) yeniden inceleme, eleştiri yazısı, revizyon, eleştiri, kritik, dergi, teftiş, denetim, geçit töreni, araştırma, tekrar (ders), revü
review
{i} dergi
review
court of review yargıtay
review
{f} yeniden incelemek
review
(Askeri) TÖREN DENETLEMESİ: Bir teşkilin resmen denetlenmesi
review
(fiil) yeniden incelemek, gözden geçirmek, teftiş etmek, denetim yapmak, geçmişi düşünmek, geçmişi anmak, bir bakışta kavramak, detayları ile görmek, tekrar etmek (ders), yeniden göz atmak, eleştirmek, kritiğini yapmak
review
(Nükleer Bilimler) gözden geçirme

Davayı gözden geçirmemiz gerekir. - We need to review the case.

Benim yaklaşımımı gözden geçirmem ve revize etmem gerekiyor. - I need to review and revise my approach.

ألمانية - الإنجليزية
review
write-up (of a book/product/performance)
kritische Besprechung/Rezension
critique (of a work)
(kritische) besprechung
المفضلات