şu anki

listen to the pronunciation of şu anki
التركية - الإنجليزية
current

I am content with my current position. - Şu anki pozisyonumdan memnunum.

I want to quit my current job. - Ben şu anki işimi bırakmak istiyorum.

going
currently
present

She is content with his present salary. - O, şu anki maaşından memnun.

Tom isn't content with his present salary. - Tom şu anki maaşından memnun değil.

şu an
{i} present

The present government has many problems. - Şu andaki hükümetin çok sayıda problemleri var.

She is content with his present salary. - O, şu anki maaşından memnun.

şu an
this instant
şu an
{i} now

Long skirts are out of fashion now. - Şu an uzun eteklerin modası geçmiştir.

I am only warming up now. - Şu an sadece ısınıyorum.

şu an
at the moment

Can you mention some celebrities in Italy at the moment? - Şu anda İtalya'daki bazı ünlülerden bahsedebilir misin?

Tom isn't here at the moment. - Tom şu anda burada değil.

şu an
at present

Everything is going well at present. - Şu anda her şey iyi gidiyor.

At present, consensus has yet to be reached. - Şu anda, yine de görüş birliğine varılmalı.