şu an

listen to the pronunciation of şu an
التركية - الإنجليزية
{i} present

At present they are working for a big company in England. - Onlar şu anda İngiltere'de büyük bir şirket için çalışıyorlar.

What defect can you find in the present system of education? - Şu andaki eğitim sisteminde hangi eksikliği bulabilirsin?

this instant
{i} now

If it weren't for her help, I would not be alive now. - Onun yardımı olmasa, şu an hayatta olmam.

Mt. Asama is now dormant. - Asama yanardağı şu an hareketsiz.

at the moment

Tom isn't here at the moment. - Tom şu anda burada değil.

Our prospects for victory are excellent at the moment. - Zafer umutlarımız şu anda mükemmel.

at present

My uncle is staying in Hong Kong at present. - Amcam şu anda Hong Kong'da kalmaktadır.

I don't need money at present. - Benim şu anda paraya ihtiyacım yok.