التركية - الإنجليزية
تعريف şoke في التركية الإنجليزية القاموس.
- shocked
Tom said I looked shocked.
-Tom şoke olmuş göründüğümü söyledi.
Tom was shocked by what Mary said.
-Tom Mary'nin söylediklerinden şoke oldu.
- Simple past tense and past participle of shock
- {s} deeply upset, greatly distressed; stunned; offended
- struck with fear, dread, or consternation
- surprised, startled, confused, or taken aback
- şoke etmek
- to shock, to appal, to horrify
- şoke etmek
- to shock
- şoke olmak
- to be shocked, to be appalled, to be devastated
- şoke olmak
- to be shocked
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف şoke في التركية التركية القاموس.
- Birdenbire şaşırmak, hoşa gitmeyecek bir şey yapmak" anlamında şoke etmek ve "birdenbire şaşırmak, hoşa gitmeyecek bir şeyle karşılaşmak" anlamında şoke olmak deyimlerinde kullanılır
- "Birdenbire şaşırmak, hoşa gitmeyecek bir şey yapmak" anlamında şoke etmek veya "birdenbire şaşırmak, hoşa gitmeyecek bir şeyle karşılaşmak" anlamında şoke olmak deyimlerinde kullanılır
şoke
الواصلة
şo·keعلم أصول الكلمات
() From Middle English soke from Medieval Latin (Anglo-Latin) sōca "right of jurisdiction", of Germanic origin, from Old English sōcn (“jurisdiction, prosecution”, literally “act of seeking”), from Proto-Germanic *sōknō (“seeking, inquiry”) from Proto-Indo-European *sāg(')- (“to track”). Cognates: see English soken. More at sake, seek.Resimler
السابق
المفضلات