Better to live dishonored than die proud.
- Şerefli ölmektense şerefsiz yaşamak daha iyidir.
In some attempts, it is glorious even to fail.
- Bazı girişimlerde, başarısız olmak bile şereflidir.
A farewell meeting was held in honor of Mr Jones.
- Bir veda toplantısı, Bay Jones'un şerefinde düzenlendi.
At the inauguration ceremony a plaque was unveiled in honor of the founder.
- Açılış töreninde kurucunun şerefine bir plaket verildi.
Glory lasts longer than life.
- Şan ve şeref hayattan daha fazla sürer.
All human beings are born free and equal in dignity and rights. They are endowed with reason and conscience and should act towards one another in a spirit of brotherhood.
- Tüm insanlar özgür, şeref ve haklar bakımından eşit doğar. Akıl ve vicdana sahiplerdir ve birbirlerine karşı kardeşlik ruhuyla hareket etmelidir.